İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Selime isminin anlamı: Sağlam, kusursuz, doğru. Selime ismi Arapça kökenli bir Kız ismidir.
Selime İsminin Anlamı Nedir? Selime İsminin AnaliziFadime: Fatma adının bir söyleniş biçimi
Selina: Sky veya cennet
Selima: Comfort, Barış getirir
Rasime: 1. Âdet, eskiden kalma âdet. 2. Tören, merasim.
Besime: Güler yüzlü, güleç, neşeli kız.
Selah: Alın ve geri vermek
Asime: 1. Günahtan, haramdan çekinen. 2. Namuslu, iffetli.
Selenge: Moğolistan’da (Orta Asya) bir nehir.
Kâzime: Öfkesini, hırsını yenebilen kimse.
Fehime: Anlayışlı, çabuk kavrayan
Rakime: Yazılan şey, mektup.
Şekime: Dayanma, dayanıklılık, karşı koyma.
Selcen: Hareketli, coşkulu kimse. İyi huylu ve maharetli.
Kadime: Eski.
Rahime: 1. Acıyan, acıyıp esirgeyen, merhametli. 2. Hafif sesli, latif sözlü kız.
Temime: Nazarlık, nazar boncuğu.
Selenga: Moğolistan’da (Orta Asya) bir nehir.
Daime: Sürekli, sonsuz.
Sela: Taş
Nadime: Pişmanlık duyan, pişman olan.
Selda: Seldağ, Dağ seli, dağdan inensel
Nedime: 1. Sohbet arkadaşı. 2. Güzel öykü anlatan, güzel konuşan. 3. Kadın arkadaş.
Saime: Oruç tutan, oruçlu
Selinay: Ay gibi parlak ve gür akan su. Selin ve ay kelimelerinin birleşiminden meydana gelmektedir.
Seldağ: Dağdan gelen sel gibi coşkulu, hareketli.
Sel: 1. Sürekli yağmurlardan ve eriyen karlardan oluşan taşkın su. 2. Etki ve iz bırakan güçlü durum, davranış.
Salime: Eksiksiz, sağ, sağlam
İme: 1. Çukur, kuytu yer. 2. Bir tür dağ keçisi veya geyik. 3. İlaç, çare, şifa, deva.
Selışın: Işın seli, aydınlık.
Mükrime: İkramı bol olan
Seled: sıkıntı uyarı
Atime: (a:time)
Münime: Nimet veren, yedirip içiren.
Selmin: Barış yanlısı, barış ve sevgi duygusuyla dolu.
Müslime: İslam dininde olan, Müslüman.
Selva: 1. Bıldırcın eti. 2. Tih Çölünde bulundukları sürece İsrailoğullarına Allah tarafından kudret helvasıyla birlikte, karınlarını duyurmaları için gönderildiğine inanılan kuş.
Müstakime: 1. Doğru, düz. 2. Temiz, namuslu, doğru.
Selvi: Yaz kış yeşil kalan ince uzun bir ağaç
Ganime: Ganimet alan.
Mülhime: İlham veren, içe doğduran, esinlendiren.
Alime: Bilgin kadın.
Selnur: Işık seli.
Selma: 1.Doğru ve iyi yolda, selamette olma 2.Güzel, hoş kadın
Şehime: Akıllı ve kurnaz.
Repsime: Yüksek övgünün üstü
Selvihan: Selvi gibi uzun boylu olan hükümdar.
Azime: Azmeden, yapmak için kesin kararlı / iri, kemikli yapılı
Hakime: 1. Egemen, hükmeden, hüküm süren. 2. Başta olan, üstün gelen.
Mukime: Oturan, ikamet eden.
Selamet: 1. Esenlik. 2.Her türlü korku, tasa ve tehlikeden uzak, güvenlik içinde olma. 3. Kurtulma, kurtuluş.
Hatime: Son, nihayet.
Selay: Sel-ay
Selışıl: Işık seli, aydınlık.
Naime: Nazlı büyütülmüş, güzel ve zarif.
Selvet: Gönül rahatlığı.
Selin: Orta Asya’da yetişen, bodur, sürekli yeşil kalan bir bitki’nin adıdır.
Selver: Önde giden; önder
Seli: Ay. Gök ile ilgili, göksel, tanrısal.
Selime: Sağlam, kusursuz, doğru.
Sele: Küçük
Kerime: Cömert, eli açık.
Teslime: Allaha teslim olan
Selvican: Selvi gibi uzun boylu olan güzel.
Nesime: 1. Yumuşak esinti, yel. 2. Yumuşak huylu.
Samime: Bir şeyin temeli, en köklü yeri
Selvinaz: Selvi gibi nazlı nazı salınan.
Selena: İyilik, dostluk (Kaynak Bilinmiyor). Güzellik, bereketli, yağmur (Kaynak Bilinmiyor). Selena/Selene, Yunan mitolojisi’nde ay tanrıçası.
Hazime: İhtiyatlı, akıllı kadın.
Halime: Yumuşak huylu, sert olmayan.
Şemime: Güzel kokan, güzel kokulu.
Selâmettin: Dinin kurtuluşu.
Selek: 1. Eli açık, cömert. 2. Düzensiz, savruk.
Selâmullah: Tanrı’nın selamı.
Selekman: Cömert, eli açık kimse.
Selok: Sel gibi güçlü, ok gibi hızlı olan.
Selçuk: Sel gibi akan
Selâhi: 1. Barış, rahatlık. 2. Sonu iyi ve hayırlı çıkma. 3. Esenleme.
Selman: Özgür, hür
Selâtin: Sultanlar.
Selami: Huzurla, selametle ilgili
Selahattin: Dinine bağlı kimse.
Selahaddin: Dinine bağlı kimse. (Türkçe’de d/t dönüşümünden Selahattin olarak da kullanılır.)
Selçukkan: Güzel konuşanların soyundan gelen kimse..
Selam: Barış, rahatlık. Sonu iyi ve hayırlı çıkma. Allah’ın (C.C.) rızasına erişmek için mü’minlerin birbirlerine yaptığı dua. Kuranda bir çok ayette geçer. Örnek; Yunus 25, Nisa 94, Maide 16 vb.
Selis: Düzgün ve akıcı ifade, söz. Kolay, yumuşak. Boyun eğmiş, bağlı.
Selâh: 1. Düzelme, iyileşme, iyilik. 2. Barış. 3. Dine olan bağlılık. - bk. Salâh
Selmi: Barışla ilgili, barışçıl.
Selkan: Sel gibi coşkulu soydan gelen kimse.
Selekmen: Cömert, eli açık kimse. - bk. Selekman
Selâm: 1. Barış, rahatlık. 2. Sonu iyi ve hayırlı çıkma.
Selim: İyileşmesi kolay hastalık
Selçuker: Güzel konuşan kimse.
Seler: Sel gibi coşkun, taşkın kimse.
Selahhaddin: Dinine bağlı kimse.
Selgüç: Sel gibi güçlü kimse.