İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Salam isminin anlamı: Barış. Salam ismi Arapça kökenli bir Erkek ismidir.
Salam İsminin Anlamı Nedir? Salam İsminin AnaliziSalima: sağlıklı, sağlam
Salus: Sağlıklı
Sallie: prenses
Salimah: güvenli, sağlıklı
Saltanat: Sultanlık, hükümdarlık.
Bishlam: barış içinde
Salise: Üçüncü.
Salime: Eksiksiz, sağ, sağlam
Salwa: Teşvik, konfor, Comfort, aydınlatma
Saliha: İyi, yarar, yetkili, hakkı olan
Elam: Ela gözlüm. İran’ın güneybatısında var olmuş antik bir medeniyet ve tarihsel bölge.
Salıkbike: Tavsiye edilen, beğenilen kadın.
Salkım: 1. Üzüm gibi birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan yemiş. 2. Üzerinde kısa saplı dallar bulunan çiçek topluluğu. 3. Akasya.
Saleema: Sağlıklı, Korumalı
Salınbike: Salınan, nazlanan kadın.
Salâhi: İyilikle, barışla ilgili.
Salâh: 1. Düzelme, iyileşme, iyilik. 2. Barış. 3. Dine olan bağlılık.
Abdüsselam: Barışçı olan Tanrı´nın kulu Barış, rahatlık, selamete çıkaran, selam eden, zevalsiz ebedi olan Allah´ın kulu. - es-Selam kelimesi, Allah´ın isimlerindendir. "Abd" takısı almadan kullanılamaz.
Salâhattin: bk. Selâhattin
Salıkbey: Tavsiye edilen bey.
Salim: Eksiksiz, sağ, sağlam
İslam: Hz. Muhammed’in kurduğu son din/ Teslimiyet
Abdal-Salam: Barış Servant
Abdus-Salam: Barış Servant
Saltı: Gezgin, yolculuk eden.
Salgur: Saldıran, saldırgan.
Salkın: 1. Güneşsiz, serin. 2. Soğuk rüzgâr.
Saltukalp: Özgür yiğit.
Eilam: Sonsuza dek
Meshulam: Satın arkadaşım
Sallai: Bir yüceltilmesi bir sepet
Salcan: Coşkulu, taşkın yaradılışlı, hareketli olan kimse. - bk. Selcan
Saylam: Sayılan, seçkin kimse.
Saloman: Huzurlu
Belam: Terbiyesiz, açgözlü, obur.
Salem: Barış Mirası
Sala: Sırayla ekimde, köyce ekime ayrılan yer.
Salaman: Barış
Mirkelam: (Farsça.) Er. - Güzel, nazik konuşan kimse.
Salman: Özgür, hür
Selam: Barış, rahatlık. Sonu iyi ve hayırlı çıkma. Allah’ın (C.C.) rızasına erişmek için mü’minlerin birbirlerine yaptığı dua. Kuranda bir çok ayette geçer. Örnek; Yunus 25, Nisa 94, Maide 16 vb.
Salis: Üçüncü.
Salan: 1. Otlak, mera. 2. Dinlendirilen tarla, toprak.
Salih: İyi, yararlı, yetkili
Salam: Barış
Çağlam: Çağlayan.
Ulam: 1. Kesintisiz, sürekli. 2. Aralarında herhangi bir bakımdan ilgi veya benzerlik bulunan şeylerin tümü. 3. Yetenekli, becerikli. 4. Grup, demet, topluluk, kategori.
Salur: 1. Kılıç. 2. Oğuzların Üçok boyuna bağlı bir Türk kabilesi.
Saltık: 1. Kendi başına var olan, bağımsız, koşulsuz, mutlak. 2. Salıverilmiş, bırakılmış, azat edilmiş, özgür.
Salâr: Başkumandan, başbuğ, önder.
Salmon: huzurlu, mükemmel, o ödülleri
Salathiel: er ya da tanrı ödünç
Sal: 1. Bir tür ilkel ırmak veya deniz taşıtı. 2. Boy. 3. Yel, rüzgâr. 4. Büyük sarp kaya. 5. Kıyı, kenar.
Salık: 1. Haber, bilgi. 2. Tavsiye.
Saladin: imanla kurtuluş
Saldam: Ciddilik, ağırbaşlılık.
Sallu: Bir yüceltilmesi bir sepet
Abdul-Salam: Barış Servant
Bağlam: Demet, tutam, deste. Bir şiirdeki dörtlüklerin her biri, bent.
Sağlam: 1. Sağlıklı. 2. Güvenilirlik. 3. Gerçek, inanılır.
Saltuk: Hiç bir koşul ve denetime bağlı olmayan
Jaalam: gizlenmiş, genç adam, mirasçı
Salurbay: Eli kılıç tutan bey.