İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Mahsure isminin anlamı: Kuşatılmış, sarılmış, çevrilmiş. Mahsure ismi Arapça kökenli bir Kız ismidir.
Mahsure İsminin Anlamı Nedir? Mahsure İsminin AnaliziMahter: Yeni ay, ayça, hilal.
Mahur: Klasik Türk müziğinde bir makam.
Mefkure: Ulaşılmak istenilen en yüce amaç
Mehcure: 1. Bırakılmış, unutulmuş. 2. Uzaklaşmış, ayrılmış.
Mahek: Keyifli koku
Mahizer: Ayın çok olduğu gece.
Mahri: Enerjik
Mebrure: Hayırlı, beğenilmiş, makbul.
Mahnur: Işıklı ay. bk. Mahinur
Mahire: Hünerli, becerikli, elinden iş gelen kimse.
Mahinur: Işıklı ay.
Menşure: Dağıtılmış, yayılmış, neşrolunmuş.
Mahru: Ay yüzlü, yüzü ay gibi olan güzel.
Mahsure: Kuşatılmış, sarılmış, çevrilmiş.
Mahjabeen: Güçlü.
Mahçiçek: Ayçiçeği
Mahbube: Sevilen, sevilmiş, sevgili.
Mahalath: Lir, arp
Tennure: Mevlevi dervişlerinin sema ayini sırasında giydikleri giysi.
Mahrur: Hararetli, ateşli.
Isaure: Yumuşak hava
Sahure: Sahur vakti doğan kız çocuklarına verilen bir ad.
Mesrure: Sevinmiş, memnun.
Mesture: 1. Örtülü, kapalı, gizli. 2. Açık saçık gezmeyen nazlı kadın.
Mahmude: Övülmüş, övülmeye değer.
Mahizar: Ayın çok olduğu gece.
Meşkure: (Arapça.) - Beğenilmiş, övülmüş. Teşekkür edilmeye değer olan.
Maha: vahşi inek
Mahınev: Yeni ay, ayça, hilal.
Maksure: 1. Kısaltılmış. 2. Alıkonulmuş. 3. Bir şeye ayrılmış.
Zinnure: Nurlu, ışıklı, aydınlık.
Mahara: Hızlı, enerjik
Mahpeyker: Ay yüzlü, güzel.
Mahten: Ay gibi beyaz, ışıklı, parlak teni olan.
Mensure: Saçılmış, dağılmış.
Mahidevran: "Mah", Ay ya da güzel yüz, "Devran" devir ya da zaman anlamına geliyor. Mahidevran ise "zamanın güzeli, devrin güzeli" anlamına gelmektedir. Mahidevran Sultan Kanunş Sultan Süleyman´ın eşlerinden.
Maharai: Bir tepeden bir tepe hızlandırıyor
Mahpare: Ay parçası, çok güzel kadın. - bk. Mehpare
Menzure: 1. Adanmış, söz verilmiş. 2. Adak olarak belirtilmiş.
Sure: Kur’an-ı Kerim’in 114 bölümünden her biri. Derece. Duracak yer. Menzilet. Şeref ve şan. Güzel inşa edilmiş bina. Sur. Alâmet, nişan.
Mansure: Allah’ın yardımıyla üstün gelen, galip gelen.
Mahperi: Ay gibi, peri kadar güzel.
Mahira: Enerjik
Mesure: Rivayet yoluyla öğrenilmiş olan ünlü, önemli haber.
Mahmure: 1. Sarhoşluğun verdiği sersemlik. 2. Uyku basmış göz, baygın göz.
Semure: Dikenli bir ağaç. Sakız ağacı.
Mahola: dans
Mahfer: Ay aydınlığı, ay ışığı.
Mahli: Coşkulu değil
Mahser: Huy, tabiat.
Mahak: Ayın azalan
Mahlon: Bir harp af eksikliği
Mahfi: Gizli, saklı.
Mahşer: Toplanma yeri. Kıyamet günü dirilenlerin toplanacakları yer. Büyük kalabalık.
Mahir: Usta, elinden her iş gelen, Hünerli, becerikli, elinden iş gelen kimse.
Mahzun: Hüzünlü, duygulu, üzgün
Mahin: Hizmetkar, hizmetçi.
Mahi: Mahveden, yok eden.
Mahra: 1. Değerli kimse. 2. Elverişli uygun şey.
Mahya: Ramazan gecelerinde, camilerde iki minare arasına gerilen ipler üzerine kandil veya elektrik ampulleriyle yazılan yazı veya yapılan resim.
Mahmoud: övdü
Mahbup: Sevilen, sevilmiş, sevgili.
Mahmut: Hamdolunmuş övülmeye değer.
Mahfuz: 1. Korunmuş, gözetilmiş. 2. Gizlenmiş, saklanmış.
Mahsut: 1. Hasat edilmiş, ekini biçilmiş. 2. Biçilmiş ekin.
Mahsun: Güçlendirilmiş, güçlü.
Mahmur: 1. Sarhoşluğun verdiği sersemlik. 2. Uyku basmış göz, baygın göz.
Mahmud: Övülmüş, övülmeye değer. Makam-ı Mahmud: Hz. Muhammed’in en büyük şefaat makamı, cennet.
Mahali: Coşkulu değil