İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Mahire isminin anlamı: Hünerli, becerikli, elinden iş gelen kimse. Mahire ismi Arapça kökenli bir Kız ismidir.
Mahire İsminin Anlamı Nedir? Mahire İsminin AnaliziMünire: Işık veren, aydınlatan
Müstenire: Işık saçan, parlak.
Mahru: Ay yüzlü, yüzü ay gibi olan güzel.
Saire: Seyreden, hareket eden, yürüyen.
Maha: vahşi inek
Mahmure: 1. Sarhoşluğun verdiği sersemlik. 2. Uyku basmış göz, baygın göz.
Naire: Ateş, alev, sıcaklık.
Emire: Buyruk, komut veren kadın. Bir kavim, aşiret veya ülkenin başındaki kadın. Prenses. Emir isminin bayan için kullanılan hali. Bkz: Emir
Kebire: 1. Büyük, ulu. 2. Çocukluktan çıkmış genç. 3. Yaşça büyük, yaşlı. 4. Büyük günah.
Şakire: Şükreden, durumundan memnun olan kimse.
Mahrur: Hararetli, ateşli.
Mahri: Enerjik
Cabire: Zorlayan, cebreden kadın.
Mahınev: Yeni ay, ayça, hilal.
Semire: Meyveli, meyve veren. - bk. Samire
Mahperi: Ay gibi, peri kadar güzel.
Mahnur: Işıklı ay. bk. Mahinur
Safire: 1. İnce, güzel ses. 2. Islık.
Mahter: Yeni ay, ayça, hilal.
Şaire: Kadın şair.
Fahire: 1. Şanlı, şerefli, onurlu. 2. Övünen, iftihar eden. 3. Parlak, gösterişli, güzel.
Nahire: Ayın ilk günü veya son gecesi.
Nazire: 1. Benzer, örnek, eş. 2. Taze, körpe. 3. Altın. 4. Bir davranış, söz vb.ye karşılık olarak yapılan davranış, söz.Bir şeye benzemek üzere yapılan şey. Denk, eş.
Berire: İnam ve ihsan sahibi. Saliha ve vazifesini yapan hanım. (Kaynak Bilinmiyor).
Mahçiçek: Ayçiçeği
Mahjabeen: Güçlü.
Mahmude: Övülmüş, övülmeye değer.
Amire: (a:mime)
Mahpare: Ay parçası, çok güzel kadın. - bk. Mehpare
Zakire: Zikreden, anan.
Sahire: 1. Geceleri uyumayan, uykusuz. 2. Büyücü, büyüleyici güzel.
Naşire: Dağıtan, yayan, saçan.
Mahpeyker: Ay yüzlü, güzel.
Mahten: Ay gibi beyaz, ışıklı, parlak teni olan.
Mahara: Hızlı, enerjik
Mahizer: Ayın çok olduğu gece.
Neyyire: 1. Işıklı, aydınlık. 2. Işık veren cisim, cisme dönüşmüş, cisimleşmiş nur. 3. Güneş.
Mahek: Keyifli koku
Kadire: Güçlü, kuvvetli.
Mahira: Enerjik
Beşire: 1. Müjde getiren, müjdeci. 2. Güler yüzlü, güleç.
Mahsure: Kuşatılmış, sarılmış, çevrilmiş.
Behire: 1. Hayırlı ve iyiliksever, soylu kadın. 2. Şişmanlık yüzünden yürürken soluyan kadın.
Sabire: Sabreden, tahammül eden, Katlanan sabırlı. 2. Acele etmeyen.
Mahur: Klasik Türk müziğinde bir makam.
Nadire: Az bulunur, seyrek, ender bulunan
Nehire: Çok, bol, fazla.
Tahire: Pak, Temiz
Neyire: 1. Işıklı, aydınlık. 2. Işık veren cisim, cisme dönüşmüş, cisimleşmiş nur. 3. Güneş. - bk. Neyyire
Zamire: 1. İç, iç yüz. 2. Yürek, vicdan. 3. Gönülde gizli olan sır.
Mahola: dans
Zahire: 1. Parlak, açık, belli. 2. Dış görünüş, dış yüz. 3. Coşmuş, taşkın.
Mahalath: Lir, arp
Mahinur: Işıklı ay.
Nezire: 1. Kendini Tanrı´ya ve ibadete adayan. 2. Bir dilekte bulunan, adak adayan.
Maharai: Bir tepeden bir tepe hızlandırıyor
Mahizar: Ayın çok olduğu gece.
Samire: Meyve veren, meyveli.
Mahfer: Ay aydınlığı, ay ışığı.
Zafire: Zafer kazanan, üstün gelen.
Sapphire: safir
Mahbube: Sevilen, sevilmiş, sevgili.
Bahire: (ba:hire)
Zekire: Belleği güçlü olan, unutmayan.
Mahire: Hünerli, becerikli, elinden iş gelen kimse.
Mahidevran: "Mah", Ay ya da güzel yüz, "Devran" devir ya da zaman anlamına geliyor. Mahidevran ise "zamanın güzeli, devrin güzeli" anlamına gelmektedir. Mahidevran Sultan Kanunş Sultan Süleyman´ın eşlerinden.
Zyphire: Batı'nın
Mahin: Hizmetkar, hizmetçi.
Mahali: Coşkulu değil
Mahlon: Bir harp af eksikliği
Mahmoud: övdü
Azhaire: aydınlatma
Mahra: 1. Değerli kimse. 2. Elverişli uygun şey.
Grégoire: uyanık
Mahak: Ayın azalan
Mahzun: Hüzünlü, duygulu, üzgün
Mahya: Ramazan gecelerinde, camilerde iki minare arasına gerilen ipler üzerine kandil veya elektrik ampulleriyle yazılan yazı veya yapılan resim.
Mahşer: Toplanma yeri. Kıyamet günü dirilenlerin toplanacakları yer. Büyük kalabalık.
Mahli: Coşkulu değil
Mahir: Usta, elinden her iş gelen, Hünerli, becerikli, elinden iş gelen kimse.
Mahi: Mahveden, yok eden.
Mahser: Huy, tabiat.
Mahbup: Sevilen, sevilmiş, sevgili.
Mahsun: Güçlendirilmiş, güçlü.
Mahfi: Gizli, saklı.
Mahmut: Hamdolunmuş övülmeye değer.
Mahmud: Övülmüş, övülmeye değer. Makam-ı Mahmud: Hz. Muhammed’in en büyük şefaat makamı, cennet.
Mahsut: 1. Hasat edilmiş, ekini biçilmiş. 2. Biçilmiş ekin.
Mahfuz: 1. Korunmuş, gözetilmiş. 2. Gizlenmiş, saklanmış.
Mahmur: 1. Sarhoşluğun verdiği sersemlik. 2. Uyku basmış göz, baygın göz.