İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Karmelita isminin anlamı: Rab `ın bağ. Karmelita ismi İbranice kökenli bir Kız ismidir.
Karmelita İsminin Anlamı Nedir? Karmelita İsminin AnaliziMargarita: inci
Yonita: Güvercin
Karadut: Siyah renkli dut.
Karaca: 1. Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı. 2. Esmer.
Babita: yabancı
Juanita: Tanrı merhametlidir
Marguerita: süs
Karyağdı: Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad.
Lalita: Zarif, tatlı
Karmit: Rab `ın bağ
Karmelita: Rab `ın bağ
Karyan: karanlık bir
Melita: hayata küsmüş
Karanfil: Güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi.
Karissa: Okşamak
Lirita: Şiirsel.
Karlyn: Freeman, adam, Ahbap
Kardan: Kar gibi, ak, beyaz, temiz, saf.
Karine: övme
Kariina: bulundu
Pepita: Rab ekleyebilir miyim
Janita: Tanrı'dan hediye.
Karye: Köy. Kasabadan küçük olan yerleşim yeri. Kuran’da bir çok ayette geçmektedir (Örn: Bakara 58, 259).
Nurita: Kırmızı ve sarı çiçekleri ile çiçek
Karakız: Esmer kız.
Karmen: Kırmızböceğinden elde edilen parlak kırmızı saydam boya ve bu boyanın rengi.
Amita: sınırsız
Karisa: çok sevgili
Kareena: saf, masum, f arkadaşım
Karsu: Kar suyu, baharda dağların zirvesinden eriyerek akan su.
Evita: hayat veren
Karessa: çok sevgili
Karsel: Karın erimesiyle oluşan sel.
Angelita: Angel / Melek
Ranita: Sevinçle şarkı
Terisita: Orakçı
Karima: Noble, cömert
Karnaim: boynuzları
Karis: Grace;
Karanalp: Kara yağız, kahraman yiğit.
Karlu: Karlı.
Kara: 1. En koyu renk, siyah. 2. Zenci, esmer.
Karabay: Esmer, yağız kimse.
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Karasüyek: Eski Türklerde soylular karşıtı olan halk katmanı.
Karabuğday: Tohumları için yetiştirilen bir yıllık bitki.
Karaduman: Siyah duman.
Karabuğra: Deve gibi boylu boslu olan kimse.
Karim: cömert
Karaalp: Esmer, kara yağız yiğit.
Karamürsel: 1. Marmara Denizi kıyılarında işleyen küçük teknelere verilen ad. 2. Marmara bölgesinde Kocaeli’nin ilçe merkezi.
Karabatak: 1. Balıkla beslenen, gagası uzun ve sivri kara tüylü bir deniz kuşu. 2. Geleceğini düşünmeden yaşayan, savurgan.
Kargın: 1. Taşkın su. 2. Bol, çok. 3. Doymuş, tok. 4. Erimiş buz ve kar parçalarının oluşturduğu akarsu. 5. Çağlayan.
Karmel: Bağ
Karabey: Esmer, yağız bey.
Karaoğlan: Esmer renkli çocok.
Karlık: Kar kuyusu.
Kartekin: Kar gibi saf, temiz kimse.
Karan: 1. Kahraman, yürekli. 2. Karanlık.
Karhan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.- bk. Karahan
Karluk: Türk boylarından biri.
Karakoyun: Uysal, ılımlı esmer kimse.
Karayağız: Koyu esmer kimse.
Karun: Çok zengin kimse. Kur’an’da kendisinden çok zengin olarak söz edilen ve bütün mal varlığı bir anda yok olan kişi. Kuran’da Ankebut 24, Mu’min 39, Kasas 76 ve 79. ayetlerde geçer.
Karakuş: Kartal cinsindan kuşlara verilen genel ad.
Kelita: Kabul edilen bir veya topal bir
Karayel: Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk yel.
Karadağ: Bulutlarla kaplı dağ.
Karacakurt: Yaşlı ve deneyimli esmer kimse.
Karacı: 1. Gönül alan. 2. Gözetleyici.
Karabörü: İşini iyi bilen esmer kimse.
Kargı: 1. Eskiden silah olarak kullanılan, ucu sivri demirli, ağaçtan yapılmış uzun sırık. 2. Kamış, saz.
Karaçelik: Kuvvetli, güçlü esmer kimse.
Karademir: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karpos: Kâr
Karatekin: Esmer kimse.
Karaçay: Bir Türk kavminin adı.
Karabükey: Güçlü güreşçi.
Karakalpak: Orta Asya´da yaşayan bir Türk boyu.
Karamuk: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı.
Karadoğan: Esmer olarak dünyaya gelen.
Karakoç: Delikanlı, yiğit esmer kimse.
Karakan: Bir tür dağ ağacı.
Karaman: 1. Esmer, kara yağız insan. 2. Güneybatıdan esen yel.
Karin: Yakın. Yakınında olan. Yakın dost. Nail olan. Hısım komşu. Kuran’da geçmektedir. (Kaf 23-27). Japonca anime ve manga serisi Naruto’da kurgusal bir karakterdir.
Karacabey: 1. Esmer bey. 2. Kahramanlığıyla ün salmış bir Türk komutanı.
Karakaş: Gür ve kara kaşları olan kimse.
Karatün: Karanlık gece.
Karakucak: 1. Sarılma, kucaklama, kavrama, tutuşma. 2. En eski Türk güreş biçimi.
Karaörs: Kuvveti, güçlü kimse.
Karabudun: Esmer milletten olan.
Kartay: Yaşlı, pir.
Karamık: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı. - bk. Karamuk
Karakaya: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Kardelen: Karda yaşayabilen çiçek
Karındaş: Kardeş.
Karaçar: Kötü ruhlar.
Karsten: İsa şöyle bir
Karakurt: Deneyimli esmer kimse.
Karadeniz: Türkiye´nin kuzeyindeki büyük deniz.
Karaer: Kara yağız, esmer yiğit.
Karaşın: Esmer.
Kareem: Cömert
Karacan: Esmer kimse.
Karahan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.
Karabulut: Koyu esmer renkte büyük yağmur bulutu.
Karabet: Yakınlık, hısımlık, akrabalık.
Karakoca: 1. Saçı sakalı ağarmayan yaşlı adam. 2. Büyümeden yaşlanan kavruk ağaç.
Karamut: Kara baht, kötü şans.
Karaboğa: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karasu: Ağır akan su.
Karanbay: Kahraman, yürekli kimse.
Karabaş: 1. Hiç evlenmemiş erkek, bekâr. 2. Evlenmeyen rahip. 3. Kışa dayanıklı sert buğday.
Karataş: Siyah taş, hacerülesvet.
Karcan: Esmer kimse. bk. Karacan
Karık: 1. Bağ ve bahçelerde sebze ekmek için ayrılan bölümler. 2. Karışık, karışmış.
Karapet: Güneş ışıklarının efendisi, güneş
Kargınalp: Coşkulu, taşkın, hareketli yiğit.
Karapars: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karatay: Anadolu Selçuklu devlet adamı.
Karasal: Kara ile ilgili.
Karatan: Şafak sökmeden önceki alaca karanlık.
Karasungur: Soğukkanlı, sakin esmer kimse.
Kardeş: 1. Aynı ana babadan doğmuş veya ana babadan biri ayrı olan çocukların birbirine göre adı. 2. Çok yakın arkadaş, dost.
Karlukhan: Karluk boyunun hanı.