İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Karlyn isminin anlamı: Freeman, adam, Ahbap. Karlyn ismi Yunanca kökenli bir Kız ismidir.
Karlyn İsminin Anlamı Nedir? Karlyn İsminin AnaliziKarmelita: Rab `ın bağ
Karissa: Okşamak
Karakız: Esmer kız.
Evangelyn: iyi bir haber getirir
Madelyn: Kule
Karine: övme
Karsu: Kar suyu, baharda dağların zirvesinden eriyerek akan su.
Kardan: Kar gibi, ak, beyaz, temiz, saf.
Karessa: çok sevgili
Karmen: Kırmızböceğinden elde edilen parlak kırmızı saydam boya ve bu boyanın rengi.
Karisa: çok sevgili
Karima: Noble, cömert
Karadut: Siyah renkli dut.
Kariina: bulundu
Karye: Köy. Kasabadan küçük olan yerleşim yeri. Kuran’da bir çok ayette geçmektedir (Örn: Bakara 58, 259).
Karyağdı: Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad.
Carlyn: Freeman, adam, Ahbap
Tamaralyn: Güzel palmiye ağacı
Karnaim: boynuzları
Karlyn: Freeman, adam, Ahbap
Karis: Grace;
Karyan: karanlık bir
Madalyn: Kulenin
Catalyn: berrak saf
Karsel: Karın erimesiyle oluşan sel.
Kareena: saf, masum, f arkadaşım
Karanfil: Güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi.
Karmit: Rab `ın bağ
Karaca: 1. Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı. 2. Esmer.
Kathelyn: saf
Karacan: Esmer kimse.
Karhan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.- bk. Karahan
Karayağız: Koyu esmer kimse.
Karaçelik: Kuvvetli, güçlü esmer kimse.
Karındaş: Kardeş.
Kartekin: Kar gibi saf, temiz kimse.
Karabuğday: Tohumları için yetiştirilen bir yıllık bitki.
Karin: Yakın. Yakınında olan. Yakın dost. Nail olan. Hısım komşu. Kuran’da geçmektedir. (Kaf 23-27). Japonca anime ve manga serisi Naruto’da kurgusal bir karakterdir.
Karakoca: 1. Saçı sakalı ağarmayan yaşlı adam. 2. Büyümeden yaşlanan kavruk ağaç.
Kara: 1. En koyu renk, siyah. 2. Zenci, esmer.
Karakoç: Delikanlı, yiğit esmer kimse.
Karakuş: Kartal cinsindan kuşlara verilen genel ad.
Karabükey: Güçlü güreşçi.
Karatekin: Esmer kimse.
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Karaer: Kara yağız, esmer yiğit.
Karatay: Anadolu Selçuklu devlet adamı.
Kartay: Yaşlı, pir.
Kardelen: Karda yaşayabilen çiçek
Kargın: 1. Taşkın su. 2. Bol, çok. 3. Doymuş, tok. 4. Erimiş buz ve kar parçalarının oluşturduğu akarsu. 5. Çağlayan.
Karadağ: Bulutlarla kaplı dağ.
Karahan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.
Kargı: 1. Eskiden silah olarak kullanılan, ucu sivri demirli, ağaçtan yapılmış uzun sırık. 2. Kamış, saz.
Karanbay: Kahraman, yürekli kimse.
Karakalpak: Orta Asya´da yaşayan bir Türk boyu.
Karaoğlan: Esmer renkli çocok.
Karaboğa: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karapet: Güneş ışıklarının efendisi, güneş
Karanalp: Kara yağız, kahraman yiğit.
Karademir: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karmel: Bağ
Karadeniz: Türkiye´nin kuzeyindeki büyük deniz.
Karakan: Bir tür dağ ağacı.
Karakoyun: Uysal, ılımlı esmer kimse.
Karakaş: Gür ve kara kaşları olan kimse.
Karabey: Esmer, yağız bey.
Karatan: Şafak sökmeden önceki alaca karanlık.
Karakaya: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karaşın: Esmer.
Karlu: Karlı.
Karlukhan: Karluk boyunun hanı.
Karayel: Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk yel.
Karluk: Türk boylarından biri.
Karabatak: 1. Balıkla beslenen, gagası uzun ve sivri kara tüylü bir deniz kuşu. 2. Geleceğini düşünmeden yaşayan, savurgan.
Karadoğan: Esmer olarak dünyaya gelen.
Karim: cömert
Karabay: Esmer, yağız kimse.
Karabuğra: Deve gibi boylu boslu olan kimse.
Karcan: Esmer kimse. bk. Karacan
Kardeş: 1. Aynı ana babadan doğmuş veya ana babadan biri ayrı olan çocukların birbirine göre adı. 2. Çok yakın arkadaş, dost.
Karasüyek: Eski Türklerde soylular karşıtı olan halk katmanı.
Karasu: Ağır akan su.
Karaörs: Kuvveti, güçlü kimse.
Karakurt: Deneyimli esmer kimse.
Karlık: Kar kuyusu.
Karabörü: İşini iyi bilen esmer kimse.
Karaçay: Bir Türk kavminin adı.
Kargınalp: Coşkulu, taşkın, hareketli yiğit.
Kareem: Cömert
Karamuk: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı.
Karpos: Kâr
Karasungur: Soğukkanlı, sakin esmer kimse.
Karamık: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı. - bk. Karamuk
Karaçar: Kötü ruhlar.
Karık: 1. Bağ ve bahçelerde sebze ekmek için ayrılan bölümler. 2. Karışık, karışmış.
Karaduman: Siyah duman.
Karacı: 1. Gönül alan. 2. Gözetleyici.
Karabulut: Koyu esmer renkte büyük yağmur bulutu.
Karapars: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karun: Çok zengin kimse. Kur’an’da kendisinden çok zengin olarak söz edilen ve bütün mal varlığı bir anda yok olan kişi. Kuran’da Ankebut 24, Mu’min 39, Kasas 76 ve 79. ayetlerde geçer.
Karaman: 1. Esmer, kara yağız insan. 2. Güneybatıdan esen yel.
Karacabey: 1. Esmer bey. 2. Kahramanlığıyla ün salmış bir Türk komutanı.
Karsten: İsa şöyle bir
Karataş: Siyah taş, hacerülesvet.
Karabudun: Esmer milletten olan.
Karan: 1. Kahraman, yürekli. 2. Karanlık.
Karacakurt: Yaşlı ve deneyimli esmer kimse.
Karabaş: 1. Hiç evlenmemiş erkek, bekâr. 2. Evlenmeyen rahip. 3. Kışa dayanıklı sert buğday.
Karabet: Yakınlık, hısımlık, akrabalık.
Kelyn: Güzellik. Kerenhappuch kısaltma
Karakucak: 1. Sarılma, kucaklama, kavrama, tutuşma. 2. En eski Türk güreş biçimi.
Karaalp: Esmer, kara yağız yiğit.
Karatün: Karanlık gece.
Karasal: Kara ile ilgili.
Karamürsel: 1. Marmara Denizi kıyılarında işleyen küçük teknelere verilen ad. 2. Marmara bölgesinde Kocaeli’nin ilçe merkezi.
Karamut: Kara baht, kötü şans.