İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Kargı isminin anlamı: 1. Eskiden silah olarak kullanılan, ucu sivri demirli, ağaçtan yapılmış uzun sırık. 2. Kamış, saz. Kargı ismi Türkçe kökenli bir Erkek ismidir.
Kargı İsminin Anlamı Nedir? Kargı İsminin AnaliziKaryan: karanlık bir
Karisa: çok sevgili
Karadut: Siyah renkli dut.
Karye: Köy. Kasabadan küçük olan yerleşim yeri. Kuran’da bir çok ayette geçmektedir (Örn: Bakara 58, 259).
Karakız: Esmer kız.
Karine: övme
Karsu: Kar suyu, baharda dağların zirvesinden eriyerek akan su.
Karnaim: boynuzları
Karima: Noble, cömert
Karmen: Kırmızböceğinden elde edilen parlak kırmızı saydam boya ve bu boyanın rengi.
Karanfil: Güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi.
Karmelita: Rab `ın bağ
Karmit: Rab `ın bağ
Kareena: saf, masum, f arkadaşım
Karaca: 1. Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı. 2. Esmer.
Kardan: Kar gibi, ak, beyaz, temiz, saf.
Karsel: Karın erimesiyle oluşan sel.
Karlyn: Freeman, adam, Ahbap
Kariina: bulundu
Karyağdı: Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad.
Karissa: Okşamak
Karis: Grace;
Karessa: çok sevgili
Karayel: Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk yel.
Kardeş: 1. Aynı ana babadan doğmuş veya ana babadan biri ayrı olan çocukların birbirine göre adı. 2. Çok yakın arkadaş, dost.
Karakoca: 1. Saçı sakalı ağarmayan yaşlı adam. 2. Büyümeden yaşlanan kavruk ağaç.
Karamuk: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı.
Karun: Çok zengin kimse. Kur’an’da kendisinden çok zengin olarak söz edilen ve bütün mal varlığı bir anda yok olan kişi. Kuran’da Ankebut 24, Mu’min 39, Kasas 76 ve 79. ayetlerde geçer.
Karakaya: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Kartay: Yaşlı, pir.
Karabükey: Güçlü güreşçi.
Karacı: 1. Gönül alan. 2. Gözetleyici.
Karamürsel: 1. Marmara Denizi kıyılarında işleyen küçük teknelere verilen ad. 2. Marmara bölgesinde Kocaeli’nin ilçe merkezi.
Karaoğlan: Esmer renkli çocok.
Karadoğan: Esmer olarak dünyaya gelen.
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Karasüyek: Eski Türklerde soylular karşıtı olan halk katmanı.
Kara: 1. En koyu renk, siyah. 2. Zenci, esmer.
Karaçay: Bir Türk kavminin adı.
Karanalp: Kara yağız, kahraman yiğit.
Karakoyun: Uysal, ılımlı esmer kimse.
Kareem: Cömert
Karatekin: Esmer kimse.
Karaörs: Kuvveti, güçlü kimse.
Karakoç: Delikanlı, yiğit esmer kimse.
Karamut: Kara baht, kötü şans.
Karataş: Siyah taş, hacerülesvet.
Karacakurt: Yaşlı ve deneyimli esmer kimse.
Karakurt: Deneyimli esmer kimse.
Karim: cömert
Karatün: Karanlık gece.
Karan: 1. Kahraman, yürekli. 2. Karanlık.
Kartekin: Kar gibi saf, temiz kimse.
Karaalp: Esmer, kara yağız yiğit.
Karademir: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karık: 1. Bağ ve bahçelerde sebze ekmek için ayrılan bölümler. 2. Karışık, karışmış.
Karayağız: Koyu esmer kimse.
Karaduman: Siyah duman.
Karadeniz: Türkiye´nin kuzeyindeki büyük deniz.
Karatay: Anadolu Selçuklu devlet adamı.
Karamık: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı. - bk. Karamuk
Yargı: 1. Hüküm, muhakeme. 2. Adalet.
Karaçelik: Kuvvetli, güçlü esmer kimse.
Karadağ: Bulutlarla kaplı dağ.
Karındaş: Kardeş.
Karabet: Yakınlık, hısımlık, akrabalık.
Karcan: Esmer kimse. bk. Karacan
Karakucak: 1. Sarılma, kucaklama, kavrama, tutuşma. 2. En eski Türk güreş biçimi.
Karakalpak: Orta Asya´da yaşayan bir Türk boyu.
Kargınalp: Coşkulu, taşkın, hareketli yiğit.
Karanbay: Kahraman, yürekli kimse.
Karasal: Kara ile ilgili.
Karlık: Kar kuyusu.
Karabulut: Koyu esmer renkte büyük yağmur bulutu.
Kargı: 1. Eskiden silah olarak kullanılan, ucu sivri demirli, ağaçtan yapılmış uzun sırık. 2. Kamış, saz.
Karlukhan: Karluk boyunun hanı.
Karabay: Esmer, yağız kimse.
Karakuş: Kartal cinsindan kuşlara verilen genel ad.
Karatan: Şafak sökmeden önceki alaca karanlık.
Karlu: Karlı.
Karabey: Esmer, yağız bey.
Karpos: Kâr
Karabörü: İşini iyi bilen esmer kimse.
Karhan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.- bk. Karahan
Karakan: Bir tür dağ ağacı.
Kardelen: Karda yaşayabilen çiçek
Karabuğra: Deve gibi boylu boslu olan kimse.
Karabatak: 1. Balıkla beslenen, gagası uzun ve sivri kara tüylü bir deniz kuşu. 2. Geleceğini düşünmeden yaşayan, savurgan.
Karabaş: 1. Hiç evlenmemiş erkek, bekâr. 2. Evlenmeyen rahip. 3. Kışa dayanıklı sert buğday.
Karasungur: Soğukkanlı, sakin esmer kimse.
Karin: Yakın. Yakınında olan. Yakın dost. Nail olan. Hısım komşu. Kuran’da geçmektedir. (Kaf 23-27). Japonca anime ve manga serisi Naruto’da kurgusal bir karakterdir.
Karaman: 1. Esmer, kara yağız insan. 2. Güneybatıdan esen yel.
Karabudun: Esmer milletten olan.
Karakaş: Gür ve kara kaşları olan kimse.
Karabuğday: Tohumları için yetiştirilen bir yıllık bitki.
Karacabey: 1. Esmer bey. 2. Kahramanlığıyla ün salmış bir Türk komutanı.
Kargın: 1. Taşkın su. 2. Bol, çok. 3. Doymuş, tok. 4. Erimiş buz ve kar parçalarının oluşturduğu akarsu. 5. Çağlayan.
Karaboğa: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karaşın: Esmer.
Karluk: Türk boylarından biri.
Karaer: Kara yağız, esmer yiğit.
Karsten: İsa şöyle bir
Karaçar: Kötü ruhlar.
Karmel: Bağ
Karapet: Güneş ışıklarının efendisi, güneş
Karahan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.
Karasu: Ağır akan su.
Karacan: Esmer kimse.
Karapars: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.