İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Karabet isminin anlamı: Yakınlık, hısımlık, akrabalık. Karabet ismi Arapça kökenli bir Erkek ismidir.
Karabet İsminin Anlamı Nedir? Karabet İsminin AnaliziKarisa: çok sevgili
Rağbet: 1. İstek, arzu. 2. İstekle karşılama.
Karessa: çok sevgili
Şerbet: Tatlı içecek.
Karanfil: Güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi.
Karnaim: boynuzları
Karakız: Esmer kız.
Aybet: Ay yüzlü.
Karmelita: Rab `ın bağ
Kardan: Kar gibi, ak, beyaz, temiz, saf.
Karadut: Siyah renkli dut.
Kareena: saf, masum, f arkadaşım
Ayımbet: "Ay yüzlüm, sevgilim" anlamında kullanılan bir ad.
Karsu: Kar suyu, baharda dağların zirvesinden eriyerek akan su.
Karmen: Kırmızböceğinden elde edilen parlak kırmızı saydam boya ve bu boyanın rengi.
Karima: Noble, cömert
Muhabbet: 1. Sevgi. 2. Dostça konuşma.
Karaca: 1. Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı. 2. Esmer.
Liesbet: Allah yemin etmiştir
Karyan: karanlık bir
Karine: övme
İsabet: 1. Rast gelme, yerini bulma. 2. Doğru bir fikir söyleme.
Karyağdı: Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad.
Karsel: Karın erimesiyle oluşan sel.
Kariina: bulundu
Elisabet: Tanrı'ya Adanmış
Karissa: Okşamak
Gurbet: 1. Gariplik, yabancılık, yuvasından, yurdundan veya kentinden uzakta olma durumu. 2. Yabancı.
Karis: Grace;
Karmit: Rab `ın bağ
Karye: Köy. Kasabadan küçük olan yerleşim yeri. Kuran’da bir çok ayette geçmektedir (Örn: Bakara 58, 259).
Karlyn: Freeman, adam, Ahbap
Karamık: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı. - bk. Karamuk
Karasal: Kara ile ilgili.
Karakuş: Kartal cinsindan kuşlara verilen genel ad.
Kara: 1. En koyu renk, siyah. 2. Zenci, esmer.
Karabay: Esmer, yağız kimse.
Karabükey: Güçlü güreşçi.
Karacabey: 1. Esmer bey. 2. Kahramanlığıyla ün salmış bir Türk komutanı.
Kargınalp: Coşkulu, taşkın, hareketli yiğit.
Karayağız: Koyu esmer kimse.
Karpos: Kâr
Karamuk: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı.
Karaman: 1. Esmer, kara yağız insan. 2. Güneybatıdan esen yel.
Karakoç: Delikanlı, yiğit esmer kimse.
Ebet: Sonu olmayan zaman, sonsuzluk.
Karabulut: Koyu esmer renkte büyük yağmur bulutu.
Karhan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.- bk. Karahan
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Karadeniz: Türkiye´nin kuzeyindeki büyük deniz.
Karapet: Güneş ışıklarının efendisi, güneş
Kardelen: Karda yaşayabilen çiçek
Karındaş: Kardeş.
Karadoğan: Esmer olarak dünyaya gelen.
Karakaş: Gür ve kara kaşları olan kimse.
Karabey: Esmer, yağız bey.
Tibet: Çin´in batısında özerk bir bölge
Karamut: Kara baht, kötü şans.
Karadağ: Bulutlarla kaplı dağ.
Karacakurt: Yaşlı ve deneyimli esmer kimse.
Karin: Yakın. Yakınında olan. Yakın dost. Nail olan. Hısım komşu. Kuran’da geçmektedir. (Kaf 23-27). Japonca anime ve manga serisi Naruto’da kurgusal bir karakterdir.
Karatekin: Esmer kimse.
Karaçelik: Kuvvetli, güçlü esmer kimse.
Karsten: İsa şöyle bir
Karasu: Ağır akan su.
Karabörü: İşini iyi bilen esmer kimse.
Karabet: Yakınlık, hısımlık, akrabalık.
Karaörs: Kuvveti, güçlü kimse.
Kareem: Cömert
Karaoğlan: Esmer renkli çocok.
Karabaş: 1. Hiç evlenmemiş erkek, bekâr. 2. Evlenmeyen rahip. 3. Kışa dayanıklı sert buğday.
Karakucak: 1. Sarılma, kucaklama, kavrama, tutuşma. 2. En eski Türk güreş biçimi.
Karabudun: Esmer milletten olan.
Karatay: Anadolu Selçuklu devlet adamı.
Kardeş: 1. Aynı ana babadan doğmuş veya ana babadan biri ayrı olan çocukların birbirine göre adı. 2. Çok yakın arkadaş, dost.
Karaçay: Bir Türk kavminin adı.
Karanalp: Kara yağız, kahraman yiğit.
Karaduman: Siyah duman.
Karamürsel: 1. Marmara Denizi kıyılarında işleyen küçük teknelere verilen ad. 2. Marmara bölgesinde Kocaeli’nin ilçe merkezi.
Karabuğra: Deve gibi boylu boslu olan kimse.
Karakan: Bir tür dağ ağacı.
Karakoca: 1. Saçı sakalı ağarmayan yaşlı adam. 2. Büyümeden yaşlanan kavruk ağaç.
Karanbay: Kahraman, yürekli kimse.
Kargı: 1. Eskiden silah olarak kullanılan, ucu sivri demirli, ağaçtan yapılmış uzun sırık. 2. Kamış, saz.
Karasungur: Soğukkanlı, sakin esmer kimse.
Karatün: Karanlık gece.
Karlu: Karlı.
Karık: 1. Bağ ve bahçelerde sebze ekmek için ayrılan bölümler. 2. Karışık, karışmış.
Karademir: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karim: cömert
Karun: Çok zengin kimse. Kur’an’da kendisinden çok zengin olarak söz edilen ve bütün mal varlığı bir anda yok olan kişi. Kuran’da Ankebut 24, Mu’min 39, Kasas 76 ve 79. ayetlerde geçer.
Karaçar: Kötü ruhlar.
Karasüyek: Eski Türklerde soylular karşıtı olan halk katmanı.
Karluk: Türk boylarından biri.
Karahan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.
Kargın: 1. Taşkın su. 2. Bol, çok. 3. Doymuş, tok. 4. Erimiş buz ve kar parçalarının oluşturduğu akarsu. 5. Çağlayan.
Karataş: Siyah taş, hacerülesvet.
Karaboğa: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Necabet: Soy temizliği, soyluluk.
Kartekin: Kar gibi saf, temiz kimse.
Karlukhan: Karluk boyunun hanı.
Karatan: Şafak sökmeden önceki alaca karanlık.
Karaer: Kara yağız, esmer yiğit.
Karacan: Esmer kimse.
Karakurt: Deneyimli esmer kimse.
Karmel: Bağ
Karakoyun: Uysal, ılımlı esmer kimse.
Heybet: İnsanlara korku ile birlikte saygı uyandıran görünüş, büyüklük, ululuk.
Karayel: Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk yel.
Karlık: Kar kuyusu.
Karcan: Esmer kimse. bk. Karacan
Karakaya: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karaalp: Esmer, kara yağız yiğit.
Karabatak: 1. Balıkla beslenen, gagası uzun ve sivri kara tüylü bir deniz kuşu. 2. Geleceğini düşünmeden yaşayan, savurgan.
Karan: 1. Kahraman, yürekli. 2. Karanlık.
Karapars: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karacı: 1. Gönül alan. 2. Gözetleyici.
Kartay: Yaşlı, pir.
Karakalpak: Orta Asya´da yaşayan bir Türk boyu.
Karabuğday: Tohumları için yetiştirilen bir yıllık bitki.
Karaşın: Esmer.