İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Haroun-Al-Rachid isminin anlamı: Dik. Haroun-Al-Rachid ismi Arapça kökenli bir Erkek ismidir.
Haroun-Al-Rachid İsminin Anlamı Nedir? Haroun-Al-Rachid İsminin AnaliziHarika: Eşyanın tabiatı dışında, doğa üstü, garip şey, olağanüstü
Harmonia: ares kızı
Hare: Cam, göz vb.nde dalgalanır gibi görünen parlak çizgiler, meneviş.
Harbiye: Savaşla ilgili.
Harum: yüksek aşağı atmak
Haroun-Al-Rachid: Dik
Vahid: Tek, bir
Harrell: Tanrı Dağı
Harput: Güneşli lotus
Harbonah: onun çöküşünü, kılıcını
Haruz: Dikkat
Abdur-Rashid: doğru bir adam hizmet veren bir
Fahid: Panter
Şahid: Tanık.Şahitlik yapan. Bilen, tanıyan. Gören. Hazır. NOT: Türkçe’de d/t uyumundan dolayı Sahit ismi olarak kullanılır.
Mücahid: Din uğruna savaşan, uğraşan, savaşçı. Kuran’da Nisa 95 ve Muhammed 31. ayetlerde geçmektedir.
Harun: Akseden, parlayan. Hz. Musa (a.s)’ın Peygamber olan küçük kardeşinin adı. Köken: İbr. Söyleyiş: (ha:run) Cinsiyet: Erkek 1. Parlayan.2. Hz. Musa’nın küçük kardeşinin adı. Bir tutam ot. Özellikle atlarda görülen, bulaşıcı bir çeşit hastalık, sakağı. sıf. (Ar. ḥurūnet “hayvanın inat edip ileri gitmemesi”nden ḥarūn) 1. İlerleyeceği yerde huysuzluk edip geri geri giden (at) [Halk ağzında harın kullanılmaktadır]: Zabta kim kādir idi esb-i harûn-ı feleği / Olmasa kabza-i destinde inân-ı devlet (Sâmi). Ashâb-ı kiram haydi dediler, kalkmadı, harun hayvan gibi inat edip durdu (Cevdet Paşa). 2. mec. İnatçı (kimse).
Hareph: kış sitem
Zahid: Kıymet vermeyen, rağbet etmeyen, önemsemeyen kimseler. Zühd sahibi, şüpheli şeyleri bile terkederek günahtan kaçan, Allah korkusuyla dünya nimetlerinden el çeken (kimse) muttaki. Kuran’da geçmektedir (Yusuf 20).
Cahid: Çok çalışan, çaba gösteren kimse. Cihad eden. Mücâhid olan. Kuran’da Maide 35. Tevbe 41. ve bir çok ayette geçmektedir
Abdüşşahid: Şahid´in kulu. Görünen ve görünmeyen eşyanın hepsini görücü ve tasarruf edici olan ve her şeyi müşahade altında bulunduran Allah´ın kulu. - Şahid, Allah´ın isimlerindendir.
Rashid: doğru
Ahid: 1. Bir şeyin yerine getirilmesini emretmek. 2. Söz vermek. Emir, talimat, taahhüt, anlaşma, yükümlülük.
Nahid: Venüs, Zühre yıldızı
Harb:
Harel: Tanrı Dağı
Harhas: güven öfke ısı
Haris: Süngü demiri. Soğuk olan şey. Muhafız. Bekçi. Gözcü. Himaye eden. Bekleyen. Son derece hırslı olan.
Harim: , yok tanrıya adanmış
Haran: dağlık ülke