İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Haris isminin anlamı: Süngü demiri. Soğuk olan şey. Muhafız. Bekçi. Gözcü. Himaye eden. Bekleyen. Son derece hırslı olan.. Haris ismi Arapça kökenli bir Erkek ismidir.
Haris İsminin Anlamı Nedir? Haris İsminin AnaliziSineris: Gözümün İçi.
Charis: zarafet, lütuf
Harika: Eşyanın tabiatı dışında, doğa üstü, garip şey, olağanüstü
Neris: (Çerkesce) Gözde. Gözümün bebeği, gözümün içi. (Arapça) Varis, varis olmak. (Latince) Soylu kadın.
Karis: Grace;
Cloris: Chloris varyantı
Chloris: yeşil
Tomris: Peçenek Türklerinden bir kadın kahraman. Tarihte, Pers Kralı II. Keyhusrev’le savaşmış olan Massagetlerin ünlü kraliçesi. “Tomur veya temir, demir” kelimeleriyle ilgi kuranlar vardır.
Damaris: Buzağı
Hare: Cam, göz vb.nde dalgalanır gibi görünen parlak çizgiler, meneviş.
Harmonia: ares kızı
Lyris: Bir arp ya da lir
İris: 1. Mitolojide geçen, Tanrıların elçisi ve gökkuşağının simgesi olarak bilinen kızın adı. 2. Çiçek adı. 3. Gözün bir tabakası.
Cypris: Kıbrıs
Harum: yüksek aşağı atmak
Harbiye: Savaşla ilgili.
Vilmaris: Deniz Guardian
Rab-Saris: haremağaları baş
Demetris: Tanrıça
Edris: Zengin ve güçlü. İdris isminin farklı telaffuzu olarak da algılanabilir. Bkz: İdris
Thamyris: bir müzisyen kibir için ceza
Haris: Süngü demiri. Soğuk olan şey. Muhafız. Bekçi. Gözcü. Himaye eden. Bekleyen. Son derece hırslı olan.
Harbonah: onun çöküşünü, kılıcını
Oris: Ağaç
Harb:
Apollinaris: Apollon'a ait
Haran: dağlık ülke
Haroun-Al-Rachid: Dik
Müderris: Medresede ders veren.
Harhas: güven öfke ısı
Hareph: kış sitem
Harel: Tanrı Dağı
Harput: Güneşli lotus
Paris: Paris, France
Dimitris: Toprak seven biri
Appolinaris: Güneş Tanrısı
Eris: Zeki, akıllı, uyanık, uslu. (Farsça) Güneş Sistemi’nde bilinen en büyük cüce gezegen. ( (Latince) Yunan mitolojisinde anlaşmazlık ve uyumsuzluk tanrıçası. (Latince)
Harrell: Tanrı Dağı
İdris: Beyaz renkli çiçek açan bir ağaç cinsi
Maris: Noble (Asalet)
Faris: 1. Atlı, süvari. 2. İyi ata binen. 3. Anlayışlı, sevgili.
Harun: Akseden, parlayan. Hz. Musa (a.s)’ın Peygamber olan küçük kardeşinin adı. Köken: İbr. Söyleyiş: (ha:run) Cinsiyet: Erkek 1. Parlayan.2. Hz. Musa’nın küçük kardeşinin adı. Bir tutam ot. Özellikle atlarda görülen, bulaşıcı bir çeşit hastalık, sakağı. sıf. (Ar. ḥurūnet “hayvanın inat edip ileri gitmemesi”nden ḥarūn) 1. İlerleyeceği yerde huysuzluk edip geri geri giden (at) [Halk ağzında harın kullanılmaktadır]: Zabta kim kādir idi esb-i harûn-ı feleği / Olmasa kabza-i destinde inân-ı devlet (Sâmi). Ashâb-ı kiram haydi dediler, kalkmadı, harun hayvan gibi inat edip durdu (Cevdet Paşa). 2. mec. İnatçı (kimse).
Haruz: Dikkat
Harim: , yok tanrıya adanmış