İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Harbiye isminin anlamı: Savaşla ilgili. Harbiye ismi Arapça kökenli bir Kız ismidir.
Harbiye İsminin Anlamı Nedir? Harbiye İsminin AnaliziSudiye: Yararlı, faydalı, kazançlı.
Gülşadiye: Mutlu, seviçli güzel.
Hayriye: Hayırla, iyilikle ilgili
Hamdiye: Allah’ı övmeyle, Allah’a şükretmeyle ilgili.
Ganiye: 1. Zengin, varlıklı. 2. Çok hoş. 3. Kadın şarkıcı.
Hilmiye: Yumuşak huylu, ince nazik kimse.(Arapça)
Kaniye: Kanaat eden, fazlasını istemeyen,kanmış,kanaatkar.
Hükmiye: Hükümle ilgili, hükme ait, bir karara dayanan.
Maviye: Billur taşı. Mavi renkten olan, mavi renge ait.
Seyfiye: 1. Kılıçla ilgili, askerliğe ait. 2. Kılıç biçiminde. 3. Asker zümresi.
Kibariye: 1. Davranış, düşünce, duygu bakımından ince, nazik olan. 2. Seçkin, değerli. 3. Zengin, soylu.
Methiye: 1. Övgü. 2. Birini veya bir şeyi övmek için yazılmış şiir.
Berkiye: Şimşek gibi, parlak.
Huriye: 1. Coşkunluk hallerinde hurilerle buluştuklarına inanan bir tarikat. 2. Cennet kızı. 3. Sevgili. 4. Çok güzel kadın. Sözlük Anlamı: Meşin sırt çantası, dağarcık.
Nuriye: Işıklı, ışıktan gelme
Harum: yüksek aşağı atmak
Behiye: Güzel ve alımlı kadın
Rahmiye: Acıyan, merhamet eden.
Fehmiye: Anlayış, kavrayışla ilgili olan.
Fenniye: Fene, bilime ilişkin, bilimle ilgili.
Şükriye: Görülen iyiliğe karşı şükretmek , hoşnut olmak
Remziye: İşaretle, simgeyle ilgili, simgeli, simgesel.
Türkiye: Türkiye Cumhuriyeti’nin yer aldığı ülke.
Mihriye: Güneşle ilgili.
Nevriye: Işıklı, parlak.
Zatiye: Kendiyle ilgili, kendine ait, özel.
Zihniye: Zihinle, akılla ilgili.
Lemiye: Parlayan, ışıldayan.
Sulbiye: Birinin soyundan gelme.
Terbiye: Eğitim, Görgü
Saniye: Dakikanın 60’ta biri süresinde zaman birimi
Vehbiye: Tanrı bağışı olan.
Hare: Cam, göz vb.nde dalgalanır gibi görünen parlak çizgiler, meneviş.
Hamiye: 1. Himaye eden, koruyan, koruyucu. 2. Kayıran, kayıncı.
Takiye: Günahtan, haramdan kaçınan, dinine bağlı kimse.
Raziye: Kabul eden, rıza gösteren, boyun eğen
Cudiye: Cömert, eli açık.
Beriye: Salim, kurtulmuş, aklanmış, arı, temiz.
Rahiye: Bal arısı.
Sırriye: Sır saklamasını bilen kimse.
Vechiye: Yüze ait, yüzle ilgili.
Hediye: Armağan, bahşiş
Ünsiye: 1. Alışmış, sokulgan. 2. Arkadaş, dost.
Mehtiye: Doğru yolu bulan, hidayete eren. - bk. Mehdiye
Münciye: Kurtarıcı, kurtaran, önder.
Zeyniye: Süslü.
Nariye: 1. Ateşle ilgili. 2. Cin, peri.
Tahliye: Boşaltmak. Boş bırakmak. Serbest bırakmak. Tathir etmek. Temizlemek.
Şehriye: 1. Şehirli, kentli. 2. Kibar, ince, nazik.
Nakiye: 1. Temiz, pak. 2. Çok ince, çok güzel, zarif.
Kutbiye: Kutupla ilgili, kutba ilişkin.
Necmiye: Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
Ümmiye: Okur yazar olmayan kadın
Şafiye: İyileştiren, iyi eden, şifa veren.
Fecriye: Tan vaktiyle, tan kızıllığıyla ilgili.
Arziye: Toprakla ilgili, topraktan yetişen.
Düriye: İnci gibi parlayan, parlak.
Naciye: Kurtulmuş, selamete kavuşmuş
Ruziye: Gündüze ait, gündüzle ilgili.
Namiye: 1. Yetişen, büyüyen, artan. 2. Güç kazanma.
Harika: Eşyanın tabiatı dışında, doğa üstü, garip şey, olağanüstü
Harbiye: Savaşla ilgili.
Ruhiye: Ruhla ilgili,ruha ait.
Mehdiye: Doğru yolu bulan, hidayete eren.
Bakiye: Artık, artan, kalan, geri kalan. Kalıntı.
Refiye: Yüksek, yüce. - bk. Refia
Nabiye: Haberci, haber veren.
Şadiye: Sevinç, neşe, mutluluk
Zühtiye: Her türlü zevke karşı koyarak kendini ibadete veren.
Nasiye: Unutan, unutmuş olan.
Sadriye: 1. Göğüsle ilgili, göğse ait. 2. Çocuğun anasıyla olan bağı.
Muradiye: İstekli, dileği olan, arzulu kadın. Amacı olan kadın.
Sevdiye: Türkçe "sevdi" sözüne yanlış olarak Arapça dişillik eki getirilerek elde edilen bir ad.
Adeviye: 1. İyilik, yardımseverlik. 2. Ünlü hanım mutasav-vıfe.İyilikseverlik, yardımseverlik.
Fevziye: Kurtuluş, zafer ve üstünlükle ilgili olan.
Nadiye: 1. Bağıran, bağırıp çağıran, seslenen. 2. Toplantı, meclis.
Lamiye: Parıldayan, parlak, parıltılı.
Taliye: 1. Sonradan gelen, bir şeyin arkası sıra giden. 2. Kur’an okuyan.
Badiye: 1. Çöl, sahra 2. Kır, ova
Rukiye: Büyüleyici, sihirleyici, efsun. Peygamberimiz’in kızlarından birinin adıdır.
Ermiye: Dolu yağdıran kasırga bulutları.
Nafiye: Yok eden, ortadan kaldıran, süren.
Lütfiye: İyi muamele, güzellik ve hoşlukla ilgili
Veliye: Ermiş kadın.
Ayniye: Gözle ilgili olan.
İrfaniye: İrfanla, bilgi ve kültürle ilgili.
Suphiye: Sabah vaktiyle, şafak ile ilgili.
Feyziye: 1. Bollukla, bereketle ilgili. 2. Bilimle, bilgiyle ilgili.
Harmonia: ares kızı
Ulviye: Yüce, yüksek, gökle ilgili
Resmiye: 1. Devlet tarafından veya devlet adına olan. 2. Alayla, törenle olan. 3. Ciddi.
Bahriye: Donanma ve denizle ilgili
Şevkiye: Şevkli, neşeli, istekli.
Sulhiye: Barışa özgü, barışla ilgili, barış.
Kadriye: Değerle ilgili / İtibar, onur
Cevriye: 1. Haksızlık. 2. Eza, cefa, eziyet, gadir, zulüm, sitem.Eziyet, sıkıntıyla ilgili olan.
Edviye: İlaçlar, devâlar. Mezopotamya ve İran mutfağında kullanılan bir baharat karışımıdır.
Dahiye: Hârikulâde zekâ ve yetenek sahibi. Büyük iş ve hâdise.
Ümniye: 1. Umut. 2. İstek, arzu. 3. Niyet.
Atiye: 1. Bağış, bahşiş, ihsan. Hediye. 2. Gelecek, istikbal.
Harim: , yok tanrıya adanmış
Haruz: Dikkat
Harb:
Haris: Süngü demiri. Soğuk olan şey. Muhafız. Bekçi. Gözcü. Himaye eden. Bekleyen. Son derece hırslı olan.
Haran: dağlık ülke
Harbonah: onun çöküşünü, kılıcını
Harhas: güven öfke ısı
Harel: Tanrı Dağı
Harun: Akseden, parlayan. Hz. Musa (a.s)’ın Peygamber olan küçük kardeşinin adı. Köken: İbr. Söyleyiş: (ha:run) Cinsiyet: Erkek 1. Parlayan.2. Hz. Musa’nın küçük kardeşinin adı. Bir tutam ot. Özellikle atlarda görülen, bulaşıcı bir çeşit hastalık, sakağı. sıf. (Ar. ḥurūnet “hayvanın inat edip ileri gitmemesi”nden ḥarūn) 1. İlerleyeceği yerde huysuzluk edip geri geri giden (at) [Halk ağzında harın kullanılmaktadır]: Zabta kim kādir idi esb-i harûn-ı feleği / Olmasa kabza-i destinde inân-ı devlet (Sâmi). Ashâb-ı kiram haydi dediler, kalkmadı, harun hayvan gibi inat edip durdu (Cevdet Paşa). 2. mec. İnatçı (kimse).
Harput: Güneşli lotus
Sariye: Hz. Ömer’in İran’daki komutanı.Sariye(R.A)
Haroun-Al-Rachid: Dik
Hareph: kış sitem
Harrell: Tanrı Dağı