İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Ferdiye isminin anlamı: 1. Tek olan, tek şey. 2. Fertle ilgili, bireysel. Ferdiye ismi Arapça kökenli bir Kız ismidir.
Ferdiye İsminin Anlamı Nedir? Ferdiye İsminin AnaliziMuradiye: İstekli, dileği olan, arzulu kadın. Amacı olan kadın.
Refiye: Yüksek, yüce. - bk. Refia
Cudiye: Cömert, eli açık.
Feryal: Işık, güzellik.En güzel ışık.
Feride: Tek eşsiz, benzeri olmayan
Seniye: Yüksek, yüce.
Hediye: Armağan, bahşiş
Sadriye: 1. Göğüsle ilgili, göğse ait. 2. Çocuğun anasıyla olan bağı.
Rukiye: Büyüleyici, sihirleyici, efsun. Peygamberimiz’in kızlarından birinin adıdır.
Şevkiye: Şevkli, neşeli, istekli.
Ruhiye: Ruhla ilgili,ruha ait.
Hamiye: 1. Himaye eden, koruyan, koruyucu. 2. Kayıran, kayıncı.
Ferhunde: 1. Kutsal, kutlu, uğurlu. 2. Mutlu, mesut.
Bedriye: Ayın ondürdüncü geceki haliyle ilgili
Ümniye: 1. Umut. 2. İstek, arzu. 3. Niyet.
Remziye: İşaretle, simgeyle ilgili, simgeli, simgesel.
Basriye: Görme ile ilgili olan.
Örfiye: Törelerle, âdetlerle ilgili.
Feruze: Açık mavi renkli, değerli bir süs taşı. bk. Firuze
Ferzi: Kraliçe
Fethiye: Fethetme, alma ile ilgili olan. Fethe mensup. Fetih hakkında yazılan kaside.
Hıfziye: 1. Saklama, koruma ile ilgili. 2. Ezberleme, akılda tutma.
Zihniye: Zihinle, akılla ilgili.
Kafiye: Tâbi olan şey. Her şeyin son tarafı. Şiirde mısra sonlarında bulunan sözcüklerin son heceleri arasındaki ses benzerliği, uyak. Halk edebiyatında ayak.
Fergün: Aydınlık, ışıklı gün.
Takiye: Günahtan, haramdan kaçınan, dinine bağlı kimse.
Atiye: 1. Bağış, bahşiş, ihsan. Hediye. 2. Gelecek, istikbal.
Huriye: 1. Coşkunluk hallerinde hurilerle buluştuklarına inanan bir tarikat. 2. Cennet kızı. 3. Sevgili. 4. Çok güzel kadın. Sözlük Anlamı: Meşin sırt çantası, dağarcık.
Vehbiye: Tanrı bağışı olan.
Vechiye: Yüze ait, yüzle ilgili.
Hulkiye: 1. Yaradılışla ilgili. 2. İyi yaradılışlı, iyi ahlaklı.
Adeviye: 1. İyilik, yardımseverlik. 2. Ünlü hanım mutasav-vıfe.İyilikseverlik, yardımseverlik.
Terbiye: Eğitim, Görgü
Sulbiye: Birinin soyundan gelme.
Dürriye: İnci gibi parlayan
Feriha: Sevinçli, ferah
Fenniye: Fene, bilime ilişkin, bilimle ilgili.
Nafiye: Yok eden, ortadan kaldıran, süren.
Hayriye: Hayırla, iyilikle ilgili
Hüsniye: Güzellikle ilgili, güzelliğe ait
Nevriye: Işıklı, parlak.
Methiye: 1. Övgü. 2. Birini veya bir şeyi övmek için yazılmış şiir.
Raziye: Kabul eden, rıza gösteren, boyun eğen
Nasiye: Unutan, unutmuş olan.
Mariye: Şen’un adında birinin kızı olup hicretin 7. yılında kızkardeşi Şirin ile birlikte, Mukavkıs tarafından Hz. Muhammed’e (s.a.s) hediye edilen kıbti bir cariye. Hz. Peygamberin hanımlarından küçük yaşta ölen oğlu İbrahim’in annesi.
Arziye: Toprakla ilgili, topraktan yetişen.
Ermiye: Dolu yağdıran kasırga bulutları.
Marziye: Hoşa giden, beğenilen.
Sevdiye: Türkçe "sevdi" sözüne yanlış olarak Arapça dişillik eki getirilerek elde edilen bir ad.
Şadiye: Sevinç, neşe, mutluluk
Ferdaniye: Birlik, teklik, eşsizlik.
Badiye: 1. Çöl, sahra 2. Kır, ova
Namiye: 1. Yetişen, büyüyen, artan. 2. Güç kazanma.
Ferdane: Ferdaniye bk. Ferdaniye
Merziye: Hoşa giden, beğenilen. - bk. Marziye
Nabiye: Haberci, haber veren.
Savniye: Koruma, gözetme ile ilgili.
Seyfiye: 1. Kılıçla ilgili, askerliğe ait. 2. Kılıç biçiminde. 3. Asker zümresi.
Zülfiye: Sevgilinin zülfü, saçı. - bk. Zülfüye
Hükmiye: Hükümle ilgili, hükme ait, bir karara dayanan.
Şaziye: Özellikleri kimseye benzemeyen
Hamdiye: Allah’ı övmeyle, Allah’a şükretmeyle ilgili.
Radiye: Rıza gösteren, kabul eden, boyun eğen.
Lemiye: Parlayan, ışıldayan.
Berkiye: Şimşek gibi, parlak.
Ruziye: Gündüze ait, gündüzle ilgili.
Mehtiye: Doğru yolu bulan, hidayete eren. - bk. Mehdiye
Ferahnüma: Sevinç gösteren, sevinçli.
Cevriye: 1. Haksızlık. 2. Eza, cefa, eziyet, gadir, zulüm, sitem.Eziyet, sıkıntıyla ilgili olan.
Ayniye: Gözle ilgili olan.
Rasiye: Büyük dağ.
Şehriye: 1. Şehirli, kentli. 2. Kibar, ince, nazik.
Ferzine: Bayan vezir
Veliye: Ermiş kadın.
Hilmiye: Yumuşak huylu, ince nazik kimse.(Arapça)
Zühtiye: Her türlü zevke karşı koyarak kendini ibadete veren.
Nariye: 1. Ateşle ilgili. 2. Cin, peri.
Kutbiye: Kutupla ilgili, kutba ilişkin.
Ferzane: 1. Bilge, filozof. 2. Bilgili kimse.
Fehmiye: Anlayış, kavrayışla ilgili olan.
Necmiye: Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
Beriye: Salim, kurtulmuş, aklanmış, arı, temiz.
Nazmiye: Vezinli ve kafiyeli sözle, nazımla ilgili
Ferahnur: Aydınlık veren, nur veren.
Emriye: Emirle, buyrukla ilgili.
Bakiye: Artık, artan, kalan, geri kalan. Kalıntı.
İlmiye: Dinî bilimlerle uğraşan kimseler topluluğu.
Asiye: İsyan eden
Rahiye: Bal arısı.
Behiye: Güzel ve alımlı kadın
Ferican: Can aydınlığı, ruhun ışığı.
Suphiye: Sabah vaktiyle, şafak ile ilgili.
Kudsiye: Kutsal.
Ferişte: 1. Melek. 2. Günahsız, masum. 3. İyi ve yumuşak huylu.
Fecriye: Tan vaktiyle, tan kızıllığıyla ilgili.
Düriye: İnci gibi parlayan, parlak.
Şemsiye: Güneşle ilgili, güneşe özgü, güneşlik.
Nebiye: Haberci, haber veren, elçi.
Fevziye: Kurtuluş, zafer ve üstünlükle ilgili olan.
Saniye: Dakikanın 60’ta biri süresinde zaman birimi
Ferhad: Güçlüğü yenip bir yeri ele geçiren. Sevinç, neşe. Ferhat ile Şirin efsanesindeki erkek kahramanın adı.
Ferran: güvenlik, cesur koruyucusu
Ferahi: Bolluk, genişlik, ucuzluk.
Ferdar: Güce, saygınlığa sahip kimse.
Ferkan: Güçlü, saygın bir soydan gelen kimse.
Ferit: Eşsiz benzersiz
Ferhattin: Dinin coşkusu, sevinci.
Ferdal: Dalın tomurcuğu.
Fer: 1. Aydınlık, ışık. 2. Güç, kuvvet.
Ferid: Eşsiz benzersiz
Feridun: Tek, eşsiz, benzeri olmayan
Ferzend: Oğul, çocuk.
Sariye: Hz. Ömer’in İran’daki komutanı.Sariye(R.A)
Ferruh: Kutlu, uğurlu, aydınlık yüzlü
Feriz: Ekini alınmış tarla.
Feramuz: Kale muhafızı, koruyucusu.
Ferdi: Bireysel, tek başına
Ferman: 1. Buyruk, emir. 2. Tanrı buyruğu.
Ferih: Çok mutlu, sevinçli.
Feruzat: Hayırlı, kutlu.
Ferhan: Sevinçli, mutlu
Feragat: Hakkından vazgeçme, el çekme.
Feramuş: Unutma, akıldan çıkma.
Ferzan: Bilim ve hikmet.
Fereç: 1. Zafer, utku. 2. Sevinç, teselli.
Fercan: Güçlü, parlak, canlı kişiliği olan kimse.
Fersan: Derisinden kürk yapılan bir kır sansarı.
Feritkan: Eşi olmayan, soylu kandan gelen kimse.
Feroze: Itme
Ferhat: Rahatlık
Fermani: Buyrukla, fermanla ilgili olan.
Ferhun: 1. Güçlü, şanlı soydan gelen kimse. 2. Sevinçli.