İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Ferahfeza isminin anlamı: Ferah artıran, ferahlatan. Ferahfeza ismi Farsça kökenli bir Kız ismidir.
Ferahfeza İsminin Anlamı Nedir? Ferahfeza İsminin AnaliziFeruze: Açık mavi renkli, değerli bir süs taşı. bk. Firuze
Dilfeza: Gönlü genişleten, gönlü artıran.
Feraye: Ay ışığı, ayın parlaklığı.
Ferican: Can aydınlığı, ruhun ışığı.
Feriser: Çok ışıklı, aydınlık. Çok güçlü.
Fergün: Aydınlık, ışıklı gün.
Ferzane: 1. Bilge, filozof. 2. Bilgili kimse.
Ferdane: Ferdaniye bk. Ferdaniye
Şevketfeza: Büyüklüğü artıran, heybet kazandıran.
Ruhfeza: Ruha canlılık katan.
Ferahru: Güler yüzlü, güleç.
Aleeza: Joy. sevinçle
Ferahfeza: Ferah artıran, ferahlatan.
Fernur: Aydınlık, ışık, nur.
Ferhunde: 1. Kutsal, kutlu, uğurlu. 2. Mutlu, mesut.
Feri: Asılla ilgili olmayıp ikinci derecede olan, ayrıntılı.
Seza: Uygun, yaraşır, bir şeye değer.
Ferahet: Şan ve şeref.
Ferzi: Kraliçe
Ferahnisa: Sevinçli, rahat kadın.
Feriha: Sevinçli, ferah
Feribe: Aldanmış.
Ferdaniye: Birlik, teklik, eşsizlik.
Nurseza: Nur gibi, ışık gibi parlayan, nura eş değer. Bkz: Nur ve Seza
Canfeza: Can artıran, gönle ferahlık veren.
Fermude: 1. Emir, buyruk, ferman. 2. Emrolunmuş, buyurulmuş.
Ferahnur: Aydınlık veren, nur veren.
Gülfeza: Güzellik artıran.
Ferda: Yarın / Gelecek zaman/ mecazi anlamda kıyamet günü
Ferzine: Bayan vezir
Feride: Tek eşsiz, benzeri olmayan
Ferahnüma: Sevinç gösteren, sevinçli.
Ferve: 1. Kürk. 2. Zenginlik, servet.
Ferdiye: 1. Tek olan, tek şey. 2. Fertle ilgili, bireysel.
Feryal: Işık, güzellik.En güzel ışık.
Feray: Aydınlık, parlak
Nurfeza: Işığı artıran, ışık saçan.
Ferah: Bol geniş / Rahatlık veren / Gönlü şenlendiren
Feraset: Çabuk seziş, anlayış.
Ferişte: 1. Melek. 2. Günahsız, masum. 3. İyi ve yumuşak huylu.
Feramuz: Kale muhafızı, koruyucusu.
Ferid: Eşsiz benzersiz
Ferzan: Bilim ve hikmet.
Fercan: Güçlü, parlak, canlı kişiliği olan kimse.
Ceza: a. (ceza:) 1. Uygunsuz davranışlarda bulunanlara uygulanan üzüntü, sıkıntı, acı verici işlem veya yaptırım: O, olası ihanetim için cezalardan ceza beğenirken, ben de elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyordum. –E. Şafak. 2. huk. Suç işleyen bir kimsenin yaşantısına, özgürlüğüne, mallarına, onuruna karşı yasaların öngördüğü yaptırım: Cezasını tamamlayana kadar tek kişilik bir koğuşta kalmış. –A. Ümit. Suç işleyen bir kimsenin yaşantısına, özgürlüğüne, mallarına, onuruna karşı devletin koyduğu sınırlama. Suç sayılan bir davranışın yinelenmesini önlemek, bir suçun işlenmesine engel olmak amacıyla bir öğrenci ya da birtakım öğrenciler için alınan tinsel ya da özdeksel önlem. Kılıçoyunu yönetmeliğindeki kurallara aykırı davranışlarda bulunanlara, yetkililerce uygulanan yasaklama ya da kısıtlama. Uygun görülmeyen tepki ve davranışları önlemek için uygulanan olumsuz ve acı veren uyaranlar. Oyun kurallarına aykırı davranışlara uygulanan yaptırım. Yumrukoyunu kurallarına aykırı davrandığı için uyarma aldığı halde, bu tür davranışları sürdüren yumruk oyuncusuna verilen kötü not. kıyın.
Ferdal: Dalın tomurcuğu.
Ferdar: Güce, saygınlığa sahip kimse.
Ferhat: Rahatlık
Ferhun: 1. Güçlü, şanlı soydan gelen kimse. 2. Sevinçli.
Feritkan: Eşi olmayan, soylu kandan gelen kimse.
Ferran: güvenlik, cesur koruyucusu
Ferih: Çok mutlu, sevinçli.
Fersan: Derisinden kürk yapılan bir kır sansarı.
Ferhan: Sevinçli, mutlu
Fermani: Buyrukla, fermanla ilgili olan.
Ferkan: Güçlü, saygın bir soydan gelen kimse.
Ferhad: Güçlüğü yenip bir yeri ele geçiren. Sevinç, neşe. Ferhat ile Şirin efsanesindeki erkek kahramanın adı.
Feruzat: Hayırlı, kutlu.
Feridun: Tek, eşsiz, benzeri olmayan
Ferman: 1. Buyruk, emir. 2. Tanrı buyruğu.
Ferdi: Bireysel, tek başına
Ferit: Eşsiz benzersiz
Feriz: Ekini alınmış tarla.
Ferzend: Oğul, çocuk.
Ferruh: Kutlu, uğurlu, aydınlık yüzlü
Feramuş: Unutma, akıldan çıkma.
Ferahi: Bolluk, genişlik, ucuzluk.
Feroze: Itme
Feragat: Hakkından vazgeçme, el çekme.
Fereç: 1. Zafer, utku. 2. Sevinç, teselli.
Ferhattin: Dinin coşkusu, sevinci.
Fer: 1. Aydınlık, ışık. 2. Güç, kuvvet.